Ciddi bir halk sağlığı problemi olarak dünyada önemini korumakta olan viral hepatitlere dikkat çekmek ve farkındalığı artırmak amacı ile her yıl 28 Temmuz “Dünya Hepatit Günü” olarak belirlenmiştir.
En basit anlamıyla karaciğerin iltihabı olarak tarif edilebilecek hepatitin virüsler başta olmak üzere çok sayıda nedeni vardır. Farklı hepatit virüs tiplerinin (A, B, C, D ve E) neden olduğu viral hepatitler; milyonlarca insanı farkında olmadan etkileyebilecek gerçek anlamda küresel bir salgın oluşturmakta, önde gelen ölüm nedenlerinden biri olarak yılda 1.34 milyon ölüme neden olmaktadır.
Hepatit B (HBV) ve Hepatit C virüsleri (HCV) uzun vadede kronik karaciğer hastalığı, siroz veya karaciğer kanserine yol açabildiği için ayrı bir öneme sahiptir. HBV ve HCV dünyadaki karaciğer kanseri vakalarının %80'inden sorumludur. Dünyada yaklaşık 2 milyar kişinin (her 3 kişiden biri) HBV ile, 185 milyondan fazla kişinin ise HCV ile enfekte olduğu tahmin edilmektedir. Ülkemizde nüfusun yaklaşık %4-5’i kronik hepatit B, %0.5’i kronik hepatit C’dir. Hepatit B ve Hepatit C'li insanların %80-90'ı durumlarından haberdar değildir. Bu durum, kişilerin hayatlarının bir noktasında ölümcül karaciğer hastalığı ile karşılaşmasına ve bazı durumlarda bilmeden başkalarına bulaştırmasına neden olabilir.
HBV; enfekte kan ve kan ürünleri, cinsel ilişki ve enfekte anneden yenidoğan bebeğe bulaşma şeklinde kişiden kişiye yayılır. HCV de benzer yollarla bulaşmakla birlikte esas olarak enfekte kan ve kan ürünleri ile doğrudan temas yoluyla yayılır. Ancak enfekte kan ile temas etmiş diğer vücut sıvıları da bulaşma açısından kaynak olabilir. Hepatit B aşı ile korunmanın mümkün olduğu bir hastalık olmasına rağmen hepatit C’nin aşısı yoktur. Hepatit B aşısı güvenli ve etkili bir aşıdır. Ülkemizde, Hepatit B aşısı bebeklere ilk doz doğumda olmak üzere 1 ve 6 aylıkken ve risk grubunda olan kişilere de 0, 1 ve 6 ay şeklinde 3 doz ücretsiz olarak sağlık kuruluşlarımızda uygulanmaktadır. Kronik hepatit B ve hepatit C hastalığı için etkili tedaviler mevcuttur. 2-3 aylık bir tedavi ile hepatit C hastaları tamamen iyileşmektedir.
Hepatit D virüsü (HDV), HBV enfeksiyonu olan kişilerde hastalığa yol açar. HBV’nin yokluğunda enfeksiyon yapamaz.
Hepatit A, su ve besinlerle, özellikle kötü hijyenik koşullarda kolaylıkla bulaşabilen ve salgınlara yol açabilen bir hastalıktır. Hepatit A kronikleşmez ve aşı ile korunulması mümkün olan bir hastalıktır.
Hepatit E virüsü (HEV), dışkı ile temas yolu ile bulaşır, vahşi ve evcil hayvanlarda bulunur ve akut enfeksiyona yol açar. Erişkinlerde daha sık görülür. Gebelikte geçirildiğinde daha ciddi seyreder. Özellikle gebelerde son 3 aylık dönemde düşük, erken doğum, ciddi karaciğer yetmezliği ile ölüm riskinin artmasına sebep olabilir. Hepatit E virüsünün spesifik bir tedavisi ve aşısı yoktur.
Cenevre'de düzenlenen 69. Dünya Sağlık Asamblesi'nde, ülkemizin de içinde bulunduğu 194 ülke, Dünya Sağlık Örgütü'nün önümüzdeki 13 yıl içinde hepatit B ve C'yi ortadan kaldırma hedefini içeren Viral Hepatit Küresel Stratejisini kabul etmiştir. Topluluk, 2030 yılına kadar 300 milyonun üzerinde insanın hayatını değiştirmek ve harekete geçmek için bir araya gelerek viral hepatiti ortadan kaldıran ilk küresel hareket olan “NO hep”'i başlatmıştır. 28 Temmuz Dünya Hepatit Gününde hasta örgütleri, hükümetler, tıbbi profesyoneller, sivil toplum örgütleri, endüstri ve genel kamuoyu bir araya gelerek hepatitin önemini vurgulayan ortak mesajlar vermekte ve çeşitli etkinliklerle hastalığa dikkat çekmektedir.